Ensar Vakfı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ensar Vakfı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Haziran 2021

MEB’de Taciz ve Tecavüz

 

MEB’de Taciz ve Tecavüz…

Atalay Girgin*

Birçok kurumda olduğu gibi, MEB’de de toplumsal çözülme ve kültürel çürümenin her türden olumsuz tezahürünü içselleştirmiş bir anlayış egemendir. Yıllar içinde kökleşen ve bünyeyi saran bu anlayış, hangi cenahtan olursa olsun birçok kişiyi sarmalına alıp kendisine eklemleyerek başat hale gelmiştir.

Bundan dolayıdır ki bu anlayış mensupları için, MEB’de taciz ve tecavüz (eğer olay basının ve kamuoyunun gündemine düşmemişse) vaka-i adliyeden bile sayılmaz. Savcılar olayı duyar duymaz kendiliğinden harekete geçmedikleri sürece, sorun kolay kolay adliyeye yansıtılmaz. Yani, istisnalar hariç, “kol kırılır yen içinde kalır” mantığı işler.

Şikâyetçi, sorunu yargıya taşımadığı sürece sorun ya idari soruşturma sürecinde kapatılır ya da teklif edilen cezaların disiplin kurullarında bir alt dereceye düşürülmesiyle hitama erdirilir. Hele de adına taciz denilen cinsel istismarın ya da tecavüzün faili amirler-yöneticiler katına ve malum çevreye mensupsa…

Öte yandan, cinsel istismar, taciz ve tecavüz olaylarında, “görevi suistimal eden”; buna göz yuman ya da bilinçli bir biçimde, olayın faili olan amirlerini korumak için gerçeğe aykırı beyanda bulunan, yani yalan söyleyenler hakkında ise bu yalanları açığa çıktığında bile herhangi bir işlem yapılmaz. Hatta bunlar ödüllendirilircesine kariyer basamaklarında yükselirler. Daha doğrusu yükseltilirler.

Tacizciyi Müdür Olarak Atayanlar

Verdikleri kararlar ve yaptıkları atamalarla öğrencilerin cinsel taciz ve tecavüzlerine yol açan, zemin hazırlayan yöneticilere ilişkin, üst makamlarca kendiliğinden bir inceleme ve soruşturma gerçekleştirilmez. Bilmezlikten, görmezlikten gelinir. Örneğin; cinsel tacizden ceza almış, hatta hakkında cinsel tacizden adli hüküm verilmiş kişileri bile idareciliğe atadıkları bilindiği halde bunlara ilişkin işlem yapılmaz. Ki bunlardan biri hâlâ MEB’de Daire Başkanlığı koltuğunda oturmaktadır.