Devr-i sabık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Devr-i sabık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Eylül 2021

MEB'de Hesaplaşma ve Devr-i Sabık

 

MEB’de Hesaplaşma ve Devr-i Sabık

Atalay Girgin*

Anımsar mısınız, bilmem. Mahmut Özer’in bir gece yarısı kararnamesiyle MEB’in ‘bakan’ koltuğuna oturtuluşunun ardından iki yazı kaleme almıştım: İlki “Ziya Selçuk Gitti Hesaplaşma Bitti Mi?”1 başlığını taşıyordu, ikincisi ise “MEB’de Hesaplaşma Erken Başladı”2..

Söz konusu yazılarda MEB’deki rant ve koltuk çetelerinin kavgasında ortaya saçılan bilgi ve iddialardan bazılarını aktarmıştım ki bunlardan biri de yaklaşık bir yıl önce dile getirilen “Bu operasyon Mahmut Özer’i bakan yapma operasyonudur” sözüydü. Özer’in ‘bakan’ sıfatı ve statüsüne kavuşmasıyla da bu iddia doğrulanmıştı.

Elbette bu çatışmada taraf olmaktan öte, taraflardan birinin üç “üst akıl”ından biri olduğu söylenen Özer’in (ki iddiaya göre diğerlerinden biri ünlü bir valiydi, öteki ise eli ayağı uzun etkili ve yetkili bir vakıfla bağlantılıydı) bunun gereğini yapmaması da beklenemezdi. Ve beklendiği gibi de oldu. Hem de hızlı bir biçimde…

Bu gelişmeler, geçmişten bu yana rant ve koltuk çetelerinin çöreklendiği Milli Eğitim Bakanlığında olup bitenleri yakından izleyen ve bunlara gözlerini kapamayan hiç kimse için şaşırtıcı ve sürpriz değildi. Ve işin aslı bu daha başlangıçtı.

Hesaplaşmada İlk Perde Koltuk Değişimi

Mahmut Özer ve onu “bakan yapma operasyonu”nu birlikte yönettiği ileri sürülen rant ve koltuk çetesi ve onları destekleyen vakıf ve STK’lar, aylardır yaptıkları hazırlıklar doğrultusunda hiç zaman yitirmeden işe girişti.

Önce MEB merkez teşkilatında ve genel müdürlük gibi önemli koltuklarda oturanlar değiştirildi ardı ardına. Sonra daire başkanları, il milli eğitim müdürleri ve ilçe milli eğitim müdürlerine el atıldı. Ve birileri “Ne oluyor?” dercesine kaş kaldırdı. Bir yerlerden başka bir yerlere telefonlar edildi. Hatta bazı valiler de girdi işin içine… Yeni atanan il milli eğitim müdürlerini göreve başlatmadıklarına dair iddialar düştü gündeme.  Bu süreç, farklı rant ve çıkar gruplarının siyasi uzantılarından gelen tepkiler üzerine şimdilik duraksadı, ama bitmedi. Hesaplaşmanın bu denli hızlı ve keskin gerçekleşmesi birilerini rahatsız etmiş olmalıydı.