Müstafi Bakan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Müstafi Bakan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Temmuz 2021

MEB’in “Müstafi” Bakanı Ziya Selçuk

 

  MEB’in “Müstafi” Bakanı Ziya Selçuk

Atalay Girgin*

Milli Eğitim ‘Bakan’ı Ziya Selçuk istifa etti mi, etmedi mi?

Bu soru kısa bir zamanda muammaya dönüştü. Özellikle de atamanın tek yetkili merciinden ve merkez teşkilatından taşrasına dek MEB bürokrasisi içinde kendisine karşı sistematik bir mobbinge varan tavır ve uygulamalara daha fazla katlanamadığı için istifa talebinde bulunduğu iddia edilen Ziya Selçuk’tan herhangi bir yanıt gelmeyince…

Elbette bu soruya verilecek yanıtın, bir enkaz yığınına dönüşmüş olan eğitim sistemi için olumlu ya da olumsuz hiçbir hükmü yok. Çünkü o, yani eğitim cemaatlerin, tarikatların, vakıfların ve Diyanet’in elinde, Allah’a bile emanet edilemeyecek denli kötürümleşmiş durumda artık!

Ancak, MEB özelindeymiş gibi görünse de yanıtı açık seçik ortaya konulamayan bu soru, arka planında yaşananlarla birlikte Türkiye’nin hali pür mealine işaret ediyor. Yani yasamadan yargı ve yürütmeye dek, eğitim dâhil olmak üzere tüm kurumlarıyla birlikte toplumsal çözülme ve kültürel-ahlaki çürümeye teslim olmuş bir toplumun çöküşüne…

Yanan ve küle dönüşen yalnızca ormanlar değil. Talan edilen yalnızca ülkenin yer altı ve yer üstü kaynakları da değil. Fiilen katledilen, işsizliğe ve yoksulluğa terk edilen insanları; zihinleri dinsel temelli ve saplantılı, yanılsamalı siyasal ideolojik düşüncelerle işgal edilen ve kobaya dönüştürülen nesilleriyle, neredeyse her şey çözülene ve çürüyene teslim…

Bu hengâmede Ziya Selçuk’un istifa talebi ya da iddiası, aslında küçücük bir figür, küçücük bir ayrıntı bile değildir. Sonuçta bir ‘bakan’ gider, pardon affedilir, onun yerine bir başka ‘bakan’ koltuğa oturtulur. Lakin sorun buna indirgenemeyecek kadar önemlidir. Peki; bu sorun nasıl başladı?