Fırsat adaleti nedir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Fırsat adaleti nedir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Temmuz 2021

Ziya Selçuk’a Erişim Engeli

 

Ziya Selçuk’a Erişim Engeli

Atalay Girgin*

Başlığı eksiksiz yazalım: Milli Eğitim ‘Bakan’ı Ziya Selçuk’a erişim engeli mi getirildi?

“Bu da nereden çıktı?” demeyin. Biliyorum başlık manidar… Koskoca ‘bakan’a, hem de “bakan değil gören olacağım” diyen Milli Eğitim’in ‘bakan’ına kim erişim engeli koyabilir ki onu o koltuğa oturtanlar dışında… Hem de ortada böyle bir talep bile yokken, hangi işgüzar hakim böyle bir karar verebilir ki sıfatına, statüsüne sığınarak… Olsa olsa bunun tersidir olanaklı olan…

Tıpkı; Ziya Selçuk’un isteği üzerine, AKP’de Gençlik Kolları Başkanlığı da yapmış olan Ali İde adlı bir hakimin, Mine Kırıkkanat’ın Cumhuriyet Gazetesi’ndeki “Kucaktan kucağa Milli Eğitim”, Gerçek Gündem’deki “Adnan Oktarcılar’a Eğitimde “Turnike” İzninin Belgesi” ve Hakan Erol’un Odatv’deki “… MEB’den İzinleri Böyle Kopardı” yazıları hakkında “erişim engeli” kararı vermesi gibi…

Yaşandığı ve olup bittiği, belgeleriyle ortaya konan hangi gerçeklikler ve o gerçekliklere ilişkin hangi bilgiler Ziya Selçuk’u rahatsız etmişti? Yazılanları ve sergilenen belge ve görselleri, Adnan Oktar’cı Altuğ Revvak Eti’yle ilişkisini yalanlayamadığı halde, söz konusu yazılara ve bunları paylaşan haber sitelerine ilişkin, neden, “erişim engeli” kararı talep etmişti? Gerçekliğe uygun hangi bilgileri harim-i ismetine bir saldırı saymıştı? Nelerin görünür ve bilinir olmasından rahatsızlık duymuştu?

Aslında bundan daha beteri, yazıların, belge ve görsellerin, yazılarda aktarılan bilgilerin gerçekliğe uygun olup olmadığını bile sorgulama gereği duymadan verilen “erişim engeli” kararıydı ya… Neyse… Şimdilik bu bir kenarda dursun. Kim bilir ki gün gelir onu da yazarız bir gün…

01 Temmuz 2021

MEB ve Ziya Selçuk “Eğitimde Fırsat Eşitliği”ni Bitirdi

 

MEB ve Ziya Selçuk “Eğitimde Fırsat Eşitliği”ni Bitirdi

Atalay Girgin*

Muhtemelen başlığı okuyanlardan bazıları şöyle düşünmüş olabilir: Olmayan şey bitirilebilir mi?

Haklısınız elbette… Olmayan şey bitirilemez. Bir adın, bir kavramın sakız gibi çiğnenip duruyor olması da o şeyin varlığına delalet etmez. Tıpkı; gerçeklikte bir varlığı, bir var oluşu olmayan ve düşten, düşünsellikten öte herhangi bir gerçekliğe tekabül etmeyen, salt insan zihninin ürünü olan tüm varlıklar gibi… Bu tür varlıkların gerçeklikte hiçbir yeri yoktur.

Eşitsizlik Koşullarında Eşitlik Olmaz

Keza aynı durum neliği olup da gerçekliği olmayan kavramlar için de geçerlidir. “Eğitimde fırsat eşitliği” kavramı da bunlardan biridir. Var olabilmesi, var edilebilmesi için, öncelikle, hem kabuller hem de gerçeklik boyutunda toplumsal anlamda üzerine bina edilebileceği sağlam bir nesnel zemine ihtiyaç vardır ki bunun da başında ekonomik ve sosyal eşitlik gelir.

Ayrıntılara boğmadan, en basitinden söyleyeyim: Milyonlarca işsizin, yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşayan insanın var olduğu, gelir dağılımındaki adaletsizlik ve eşitsizliğin her geçen gün arttığı koşullarda böylesi bir eşitlikten söz edilebilir mi? Yanıtı belli sorunun…