MEB’de
Yaşanan Bu ‘Aşk’ Bitmez
Atalay
Girgin*
Yaşayanlar bilir ki her aşk özeldir. Her aşk bir başka güzeldir. Ve her aşkın kendi rengi vardır. Ne anlatılabilen ne de tanımlanabilen…
Lakin
MEB’de yaşanan bunlara benzemez. Geçmişten bu yana rant ve koltuk çetelerinin
cirit attığı Milli Eğitim Bakanlığında ‘aşk’ bir başka yaşanır. Hele de koltuk
rantla, rant da koltuk ve kadrolaşmayla taçlanırsa…
Her
ne kadar birileri, arada sırada, işler kendi istedikleri gibi gelişmediğinde “MEB
taşra teşkilatını çeteler yönetiyor” diye bağırırken; o taşra teşkilatlarını
atayan MEB merkez teşkilatı olmasına rağmen, ona toz kondurmasa ve ağızlarını
açıp tek kelam etmeseler de… Oysa bu işlerde asıl mahir olanlar merkez
teşkilatında, yani suyun başında oturan, işin ehli bazı çemişlerdir.
Bilinmelidir
ki MEB’de eğer ucunda rant yoksa, maddi ve manevi haz ayrıcalıkları
sağlamayacaksa koltuk da eğitim de değersizdir. Hatta külfettir. Eğer koltuk ve
kadrolaşma ranta eriştiriyorsa, ‘aşk’, yıllar geçtikçe değerlenen şarap misali,
her şeye rağmen yeniden yeniden küllerinden doğarcasına tazelenir.
Kadrolaşma ise bambaşka bir hikâyedir. Ve yeri geldiğinde yazılması gereken başka bir yazının konusudur. Şimdilik bunu bir kenara alıp şu bitmeyen ve sürekli tazelenen ‘aşk’a dönelim.
MEB’de Bitmeyen ‘Aşk’
MEB’in
taşrasından merkezine, merkezinden taşrasına dek, yaşanan ihale yolsuzlukları ve
akçeli işlerdeki usulsüzlüklerin çoğu vaka-i adliyelik bile değildir. Bunların
bir kısmına, savcılıkların “Soruşturma İzni” talebine rağmen, “Soruşturma izni verilmemesi”ne
denilir. Ve bir ‘bakan’ imzasıyla soruşturma izni verilmez. Hele de merkez
teşkilatındaysa… Bir kısmı ise adet sünnet yerini bulsun türü soruşturmalarla
geçiştirilir. Göstermelik disiplin cezalarıyla kapatılr.
Taşradakiler
ise eğer iyice ayyuka çıkar, basının ve TBMM’nin gündemine düşerse ve emniyetin
teknik ve fiziki takip talebine savcılıklar da izin verirse operasyon aşamasına
dek erişebilir. Aksi halde onlar da MEB’in kendi içinde zamanın mührünü yemeye
ya da göstermelik soruşturmalarla unutulmaya terk edilir. Gün gelir de birileri
anımsayıp çatlak ses olarak ortaya çıktığında da 657’nin “zaman aşımı” maddesi
yetişir imdada… O da yetmezse, bir “münferit”tir sözünü içeren rapor yazmak
yeter olanı biteni aklayıp paklamaya…
Dolayısıyla
bunlar sözünü ettiğim bitmeyen ‘aşk’ın yanında küçük de olsa riskler içeriyor.
İdealist bir memur, bir savcı ya da emniyet yetkilisi çıkıp adım adım, emek
emek organize edilen işleri berhava edebiliyor. Sonra işin yoksa ayıkla pirincin
taşını… Araya birilerini sokup savcılıkların “organize suç” diye nitelediği işleri,
mahir hâkim bulup bireysel suça çevirtebilmek için uğraş dur artık. Hoş onu da
bulmak çok zor olmuyor ya bu devirde…
Bu ‘Aşk’ Çöpsüz Üzüm
Yukarıda
anlatılanların yanında, sözünü ettiğimiz ‘aşk’ çöpsüz üzüm. İlişkinin
taraflarından, yani muhtemel damat ve gelinlerden ne resmi nikâh isteniyor ne
de imam ya da muta nikâhı… Ortada herhangi bir nikâh olmadığı için hülle de
gerekmiyor bu ‘aşk’ın yenilenmesi için…
İlişkide
neyin, nerede, nasıl yaşandığı da neler olup bittiği ve sonuçları da
bilinmiyor. Hatta muhtemel gelinler ya da damatların kimler olduğu bile… Her
şey özel… Her şey gizli… TBMM’den sorulduğunda bile ser verip sır vermiyor
malum ‘bakan’lar… Yalnızca bakıyorlar. Sanki yaşanan her şey ‘devlet sırrı’
kapsamında…
Sayıştay’ın
her yıl yaptığı ve yayınladığı, “Milli Eğitim Bakanlığı Sayıştay Düzenlilik
Denetim Rapor’ları sayesinde fark edilen bu ‘aşk’ın bir tek motivasyon kaynağı
var: AB (Avrupa Birliği) ve
uluslararası kuruluşlardan sağlanan kaynaklar… Yani çoğu Avrupa Birliğinden
olmak üzere, bazı uluslar arası kuruluşlardan çocukların eğitimi için proje kapsamında
hibe edilen dövizler…
Herkesçe
malum olabileceği gibi, bu dövizlerin çok büyük bir miktarı da Euro cinsinden…
Geçtiğimiz günlerde “MEB’de Euro Aşkı”1
başlıklı yazıyla gündem getirdiğimiz bu sorunu, Sayıştay, geçmiş yıllarda
defalarca tespit etmesine ve raporlarında yazmasına rağmen, sonuç değişmiyor.
Yani huylu huyundan vazgeçmiyor.
Nedendir
bilinmez, ‘Bakan’ından ‘bakan’ yardımcısına, hatta Teftiş Kuruluna dek de hiçbir
MEB yetkilisi bu konuda herhangi bir şey yapmıyor. MEB bürokrasisinde birileri
de bildiğini okumaya devam ediyor. Anlaşılan odur ki AB’de Euro tükenmediği ve
bunların bir kısmını hibe olarak göndermeye devam ettiği sürece MEB’de bu ‘aşk’
bitmeyecek.
MEB’de Bitmeyen ‘Aşk’ Meclis
Gündeminde
Geçmiş
yıllarda olduğu gibi, “Milli Eğitim Bakanlığı 2020 Yılı Sayıştay Düzenlilik
Denetim Raporu”nda bir kez daha tespit edilen, MEB bürokrasisindeki bu Euro ‘aşk’ı,
yine TBMM gündemine taşındı.
CHP
Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, TBMM Başkanlığına verdiği “yazılı soru
önergesi”yle, Milli Eğitim ‘Bakan’ı Mahmut Özer’e, hem 2019 hem de 2020 yılı
Sayıştay Raporlarında yer alan yüz milyonlarca Euro kaynağın akıbetini sordu.
“Soru Önergesi”nde, öncelikle Sayıştay Raporunda yer alan “Bakanlıkta
bütçeyle verilen ödenekler dışında, Bakanlık merkez ve taşra birimlerinde
Avrupa Birliği ve uluslararası kuruluşlardan sağlanan kaynaklarla yürütülen projeler
olduğu gibi, yerel kaynaklı projeler de bulunmaktadır. Bakanlık merkez
birimlerinde dış kaynaklarla yürütülen yıllara sari projelerin toplam bütçe
büyüklüğü yaklaşık 1.280.000.000 avro olup, 2020 yılı için yapılan toplam
harcama tutarı ise yaklaşık 190.000.000 avrodur.” tespitini aktaran Yıldırım
Kaya, ardı sıra yine Sayıştay’ın neredeyse her yıl bıkmadan yinelediği “Ayrıca
Bakanlık bütçesi ile ilişkilendirilmeksizin bankalarda açılan özel hesaplarda
yönetilen, çeşitli kaynaklardan elde edilen gelirler ile bu gelirlerden yapılan
harcamalar bulunmaktadır. Bu hesapların sayısına, türlerine ve büyüklüklerine
ilişkin veri bulunmamaktadır.” sözlerine yer verdi.
Sonra da “Milli Eğitim
Bakanlığı 2020 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu’na göre Milli Eğitim
Bakanlığının hesaplarında olması gereken 1.090.000.000 avronun akıbeti
bilinmemektedir.” diyen Kaya, “Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı 2019 Yılı Sayıştay
Düzenlilik Denetim Raporu’nda da1.150.000.000 avrodan510.000.000 avro harcama
gerçekleştirilmiş, 640.000.000 avronun akıbeti tespit edilememiştir” dedi.
MEB’in
1 Milyar 90 Milyon Eurosu Nerede?
Bu açıklamaların
peşinden de Milli Eğitim ‘Bakan’ı Mahmut Özer’in yazılı olarak yanıtlaması
istemiyle şu soruları yöneltti:
1.
Milli Eğitim Bakanlığı 2020 Yılı
Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu’na göre Avrupa Birliği ve uluslararası
kuruluşlardan sağlanan ve Milli Eğitim Bakanlığı hesaplarında bulunması gereken
1.090.000.000 avro nerededir?
2. Milli
Eğitim Bakanlığı 2019 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu’na göre Avrupa
Birliği ve uluslararası kuruluşlardan sağlanan ve Milli Eğitim Bakanlığı
hesaplarında bulunması gereken 640.000.000 avro
nerededir?
3.
Milli Eğitim Bakanlığı 2020 Yılı
Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu’na göre, özel hesaplarda bulunan 1.090.000.000
avro kimin/kimlerin özel hesabındadır?
4.
Milli Eğitim Bakanlığı 2019 Yılı
Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu’na göre, özel hesaplarda bulunan 640.000.000
avro kimin/kimlerin özel hesabındadır?
5.
İlgili hesaplarda bulunan paranın
muhasebe kaydı nasıl yapılmaktadır?
6. İlgili hesapların ayrıntılı harcama dökümü nasıldır?
Söz Sırası Mahmut Özer'de
Geçtiğimiz yıl CHP Adana Milletvekili Orhan Sümer’in TBMM Başkanlığı aracılığıyla MEB ‘Bakan’ı Ziya Selçuk’a yönelttiği, lakin nerede olduğu bir türlü bulunup da söylenmeyen “MEB’in 640 Milyon Euro’su Nerede?”2 sorusundan sonra şimdi merak edilen şudur:
“Kirli işler yapan harama bulaşan haramzadelerle çalışmayacağız” dediği söylenen Mahmut Özer bu sorulara ne yanıt verecek? Doğru mu söyleyecek? Yoksa “Gavur parası ganimettir. Gavurdan gelen paranın akıbeti sizi mi gerdi?” dercesine, selefinin yaptığı gibi dağlara taşlara kabilinden yanıtlarla sorunun üzerini mi örtecek?
Bekleyip göreceğiz efendim… Lakin, yukarıda söylediğimi bir kez daha yinelemekte yarar var: AB’de Euro bitmedikçe MEB bürokrasisinde bu ‘aşk bitmez.
* Ankara
Üniversitesi, DTCF Felsefe Bölümü mezunu ve “Arzu Okulu”, “Aşk Mavidir Öğretmenim”, “Öğretmen
Düzenin Duvarındaki Tuğla”, “Edebiyat Nedir Ki…”, “Allah dedi Üstad-ı Azam” kitaplarının yazarı. Felsefenin Işığında /
Felsefece; http://atalaygirgin.blogspot.com
1 “MEB’de Euro Aşkı” başlıklı yazı: https://www.gercekgundem.com/yazarlar/atalay-girgin/3643/mebde-euro-aski
2 “MEB’in 640 Milyon Eurosu Nerede?” başlıklı
yazı: https://www.gercekgundem.com/yazarlar/atalay-girgin/2747/mebin-640-milyon-eurosu-nerede
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder