Memur Memurluğunu, Memur
Haddini Bilmeli, Hele Öğretmense...
Atalay
GİRGİN*
Ülkenin birinde hükümetin
pek saygıdeğer, zat-ı muhterem bakanları, kuşluk vakti, ağızlarını açıp konuştular. Memura
verebilecekleri zammın ne olduğunu açıkladılar ya… Sen misin açıklayan!!!
İnternetin her köşesinden, feryat figan sözler
dökülmeye başladı hemen. Sanki ilk kez başlarına geliyormuş, sanki ilk kez
böylesi bir durumla karşılaşıyorlarmış gibi… Kim bilir belki de ilk kezdir.
Malum ben Türkiye’de yaşadığım için böyle şeylerle hiç ama hiç karşılaşmadım.
Eğer Türkiye’de yaşıyorsanız, sizler de karşılaşmamışsınızdır. Böylesi şeylerin
Türkiye’de olması ne mümkün efendim!!!
Neyse… Konumuza
dönelim:
Memur olan da memur
yakını ya da memur emeklisi olan da döktürmeye başladı: Hükümet al zammını kaşına
çal! Kaşına olmazsa başına çal! O da olmazsa …. çal!!! Bunu da beğenmedin mi?
Nerene istersen orana çal!!!
Hükümetin ve kendisine
dokunulması bile ibadet sayılan Hz. Başbakanın ve daha Hz.liği hak edememiş
olan bilcümle bakanının, bu zammı nerelerine çalacağını bilemesek de, bu tepkinin umurlarında bile olmadığı kesin. Kim
bilir ki belki de içlerinden “ateş olsalar cürümleri kadar yer bile yakamazlar.
Bir de durmuşlar, boylarından büyük laflar ediyorlar” bile diyor olabilirler. “Olabilirler”
diyorum, o ülkenin zat-ı muhterem başbakanının ve bakanlarının ne düşündüğünü nasıl bilebiliriz ki, değil mi? Benim ki bir tahmin işte…
Hükümet
Şeyiyle Yetkili Sendikacılar
Hükümet ve kimi
bakanlarıyla “can ciğer kuzu sarması” olmalarına ve onların “hık” deyicisine
dönüşmelerine güvenerek “Yüzde bilmem kaç + kaç istiyoruz” türünden açıklamalar yapanlar ise bir başka âlem…
Memleketlerinde dağlar bir şeyler doğuruyor olsa gerek ki hükümetin çok yetkili
bakanının açıklamasını duyar duymaz, şaşkınlıkla, “Aaaa… Dağ, hiç ama hiç
bişeycik, farecik bile doğurmadı” sözleri dökülüverdi.
Malum, dünyanın hiçbir
yerinde halüsinasyonlar görmeyi herhangi
bir kimseye yasaklamak mümkün değil. Keza birilerinin yanılsamalarını gerçeklik
sanıp vecd içinde secde etmelerini de… Ne var ki, hükümet şeyiyle örgütlenip
iki günde yetkili oluvermekle kendisini bir şey sananların unuttuğu bir hakikat
var: Hiçbir dağ eğilmez.