Ziya
Selçuk Gitti Hesaplaşma Bitti Mi?
Atalay
Girgin*
Uzun
yıllardır rant ve koltuk çetelerinin çöreklendiği MEB, asli işlevi olan eğitimden
çok, bireysel ve grupsal olarak maddi ve manevi ayrıcalıklara erişmek,
efendilerine de hizmet etmek için yarışanların bazen çekiştiği bazen seviştiği
bir kadrolaşma alanına dönüşmüştü.
Seviştikleri
dönemlerde aralarındaki siyasal-ideolojik ayrılıklar, etnik aidiyet ve
farklılıklar bile önemsizleşirken; çıkarlarının çatıştığı ve çekiştikleri
dönemlerde, iki gün önce seviştiklerinin yüzündeki ben bile büyük bir soruna
dönüşüveriyordu.
Buna
rağmen, arada sırada birbirlerine diş bileseler, birbirlerinin ardından iş
çevirseler de hem rant ve koltuk hem de efendilerine hizmet aşkıyla epeyce bir
dönemdir can ciğer kuzu sarması modunda yol alıyorlardı.
Birbirlerini
o kadar iyi ve yakından tanıyorlardı ki kimin karısının/eşinin başka
birileriyle birlikte olduğunu bile yazabiliyorlardı. İtham edilenler de boş
durmuyor, “MEB’in Sümbül Ağası”1 diyerek
karşı saldırıya geçiyorlardı. Neredeyse bir tek ismini vermedikleri kalıyordu.
Peki; tüm bu olup bitenleri, hatta daha ötesini de nereden biliyoruz? Elbette kendi yazdıklarından… Bu konuda sosyal medya ve whatsapp grupları üzerinden iki metin yayımlandı. Bunlardan biri “MEB’de Büyük Operasyon” başlığını taşıyordu. Diğeri ise “Adım Adım Ziya Selçuk Devirme Operasyonu”.