14 Mayıs 2008

"Marx neden ateist değildi?"

“Marx neden ateist değildi?”
Atalay GİRGİN

Doğru bilinen yanlışlar vardır. Tıpkı, yanlış bilinen doğrular olduğu gibi… Ya da doğru olup olmadığına ilişkin en küçük bir araştırma kaygısı bile taşımadan, aktarıldığı gibi kabul ediliveren bilgiler… Marx’la ateizmin, herhangi bir kuşku duymaksızın ilişkilendirilmesine dayananlar da bu türdendir.

Memleketim insanının, “Din bir araçtır” diyen başbakanın dindarlığını sorgulamak aklına bile gelmez. Ama bu “araç”ın neliğini ve işlevini ortaya koyan, dahası toplumun geniş kesimleri tarafından yalnızca “Din halkın afyonudur” sözüyle tanınan Marx’ın ne olduğunu sorgulamak, onun kendini ne olarak niteleyip nitelemediğini araştırmak da…

Çünkü Türkiye’de, Marx’tan haberdar olup da, onun ateist olmadığını düşünen hemen hemen hiç kimse yoktur. Bu düşüncenin ne kadar doğru olup olmadığı, ne denli geçerlilik değeri taşıyıp taşımadığı ayrı bir tartışma konusudur elbette.

Ancak, Sözcelem Felsefe-Edebiyat Dergisi, bu ay yayımlanan mayıs-haziran sayısında, “Marx neden ateist değildi?” başlığını taşıyan bir makale yayımladı. Rastlantı bu ya, bir çok dergide de, ünlü “Komünist Manifesto”nun yayınlanışının 160. yılına ilişkin yazıların ardı ardına yayımlandığı sırada…

Andy Blunden’in, imzasını taşıyan ve Doğan Barış Kılınç’ın Türkçe’ye çevirdiği makalenin temel önermesi, başlıktan da anlaşılabileceği gibi, “Marx ateist değildir.” Blunden, yalnızca önermeyi ileri sürmekle yetinmiyor : Daha başlığa içsel kıldığı “Neden” sorusuyla, önermesini temellendirmeye, gerekçelerini, dayanaklarını ortaya koymaya hazır olduğunun işaretini veriyor.

Andy Blunden ve yazıyı kapaktan veren Sözcelem Felsefe-Edebiyat Dergisi, bugüne dek Türkiye’de Marx üzerine yerli yersiz kelam edenlerin, sanki ezberini bozmak istiyorlar. “Din, ezilen insanın iç çekişi, kalpsiz bir dünyanın kalbi, ruhsuz koşulların ruhudur” diyen Marx için, Blunden, lafı dolandırmadan, “ateist değildir” hükmünü veriyor.

Bu yazının, birilerinin ezberini bozmaya ya da bu konuda bir tartışma başlatmaya ne denli katkı sağlayıp sağlamayacağını bugünden söylemek mümkün değil. Çünkü insanlar, genellikle kanaatlerini ve düşüncelerini kolay kolay sorgulamaya, dahası değiştirmeye yanaşmazlar. Ne de olsa, başkalarının ezberini bozmaya hazır olanlar, sıra kendi ezberlerine geldiğinde “sırra kadem basar”lar, her yerde olduğu gibi, Türkiye’de de…

Hele hele, anlamaktan çok kalıp bilgi ve formülleri, klişe sözleri ve önermeleri ezberlemekten kaynaklanan kanaatler ve düşüncelerse bunlar, sorgulanmasını, eleştirilip, değişmeye açık kılınmasını beklemek daha da zordur. Ama imkansız değildir.

Eğer imkansızlık söz konusu olsaydı zaten, tüm ilahi dinlerin, bıkıp usanmadan yineledikleri, “Dünya evrenin merkezinde ve hareketsizdir. Evren sonlu ve sınırlıdır. Allah / Tanrı, evreni yarattıktan sonra arşa istiva (Türkçesi : yerleşmek) etmiştir.” önermeleri değişmezdi. Ama değişti. Bilimsel çalışmaların ortaya koyduğu bilgi, doğmalarını tepetaklak ettirdi onlara. Sırasıyla Musevilik, Hıristiyanlık ve İslamiyet ve bunların bağımlıları, yüzlerce yıl insanların zihnine nakşettikleri, onların bilincine ve düşünme biçimine içsel kıldıkları önermeleri değiştirdiler çaresizce…Tıpkı bu dinler ve bağımlıları gibi, tek tek insanlar da düşünce ve kanaatlerini, inançlarını değiştirebilirler.

Dolayısıyla, insanlar, Marx’a ilişkin de düşüncelerini ve kanaatlerini yeniden değerlendirebilir bu yazı bağlamında. Ki Blunden, Marx’ın, “ateist damgasını 23 yaşında reddettiğini” belirtiyor. Ardı sıra şöyle diyor yazıda : Kendisini bir daha da ateist olarak tanımlamadığı açık bir olgudur.

Andy Blunden’e göre, Marx ateist değildir. Ya size göre…?

9 yorum:

Adsız dedi ki...

ateist sensin (Karl Marx gibi). iki cumlede (neden ateist olmadigini) anladigina göre ve yazilarin gibi sacma bir kisi oldugun'da belli. Senin gibisi, hele ogretmen ise, kahrolsun.

Simdi oku ve ögren, cahil ateist. Karl marx komunism'i tasarlar'ken, o zamanin en taninmis din düsmani'nin (Darwin -ayrica bir Türk düsmani'dir) , atesli bir sekilde, yazilarini takip ediyordu ve dostu Engelsen'a okumasi icin önerdi. Tabiki duydugu hayranligindan, cünkü isine geliyordu Komunistin.

"Evren sürekli genisliyor, günes bile belli bir noktaya dogru hareket ediyor. Bir gün bu evren aynen bir yazarin uzerine yazdigi kagit gibi toplanacak." Bunlar'i bilmeyin birisi tabiki sacmalar. Bu bilgi insanlara 1400 yil'dan fazla bir zaman önce bildirilmistir. Burda kalkip'ta
komunismi yaratan ve bu rejimi kullanip milyonlarca isani katlettiren bir dusunceyi tavsiye eder gibi kaleme alma, ateist.

ateist olmayan birisi nasil bir ateistin fikrini kullanip insanlara eziyet ettiren bir rejim tasarlar.

Atalay Girgin dedi ki...

Merhaba İsimsiz (Pervane);
Anlamak, bilmekten daha değerlidir. Çünkü insan anlamadığı ve yalnızca bildiğini sandığı sürece, karşılaştığı yeni bilgiler ya da yeni yorumlar karşısında ne yapar bilir misin? Öfkelenir. Hezeyana kapılır. Bu da yetmez ona, küfretmeye yeltenir; hatta küfreder. Tıpkı kimin gibi, biliyor musun, dememe gerek yok. Çünkü elbetteki biliyorsun...

Anlaşıldığı kadarıyla yazımı okumuşsun. Sonuna dek okuyabildiğin için teşekkür ederim. Yazıyı şimdi sana uzun uzun anlatmama gerek yok... Zaten anlatmaya çalışsam da, sen anlamaktan çok anlamamak için gayret sarfedeceksin. İlk paragrafta belirttiğim gerekçelerden dolayı öncelikle...

Ardı sıra da, hem "kahrol"mamı istediğin hem de "cahil ateist" olduğumu daha baştan beyan ettiğin için... Dahası, yazılarama ve bana yakıştırdığın "saçma" sıfatı da cabası...

Canın sağolsun... Sağlık olsun be İsimsiz (Pervane)... Çünkü ne de olsa aslolan insandır...
Hoşçakal

Adsız dedi ki...

ulkemiz de na kadar salak oldugunu bi salagin burda darvini turk dismani oldugunu soyulemisi ile goruyoruz, madem izimsiz salak halkiydi o halde en dindar uleker en ileri ulkeler osaydi.

Adsız dedi ki...

Hocam sizce MarX2ın ateizmle işi kalmışmıdır 23 yaşından sonra. Adam yepyeni bir dünya görüşü ortaya koyarken din konusunda fazla bir şey söylememiş. Ama dinin bir üst yapı kurumu olduğunu belirterek asıl soruna hayatını vermiş. Tabi ki ateistti. Ama "allahı tanıma tanımama" noktasını çoktan aştığını düşünüyorum. Saygılarımla.

Atalay Girgin dedi ki...

Merhaba;
Milliyet blog'daki yazıma gelen bir yoruma verdiğim yanıtta, Marx'ın salt ateizmle değil, deizm, panteizm ve tüm semavi dinlerin üzerinde temellendiği teizmle de ilişkisinin olmadığına işaret etmiştim. Çünkü Marx için sorun, Tanrı'nın varlığı ya da yokluğu ikilemi ve tartışmasının çok ötesindedir. Eğer konuya ilgi gösteren bir çok kişi, ön yargılarla konuya yaklaşmayıp, adı geçen dergideki yazıyı okurlarsa bunun farkına varacaklardır. Saygılarımla...

Adsız dedi ki...

Bence İslamla ilgili konuları daha iyi araştırmalısınız.Tıpkı marxı bilenlerin onu hep ateist bilerek yanlış bilmesi marxdan kaynaklanmıyorsa, Müslümanların da evrenle ilgili Kuranda geçen ibareleri farklı yorumlaması ondandır. daha geniş bilgi için lütfen www.harunyahya.com sitesine bakınız.

Unknown dedi ki...

Kisisel mesaj

Merhaba Atalay,
Ilk yazindaki basliga da yansiyan prokatifllik ve hafiflik beklemedigin kadar ilgiye ve tepkiye neden oldu herhalde? Bak ben bile bu sayede yillar sonra seni aramadan buldum. Bence derdini iyi anlatamadin. Coskun Adali'da yazarin yazisinin içerigiyle senin yazdiklarinin alakasiz oldugunu söylüyor. Ben de Emrah GOKER'in söylediklerinin daha açiklayici, daha dogru oldugunu düsünüyorum. Hatta sana cevabi yaziyi okurken, Yusuf Zamir'in kitabinin bir bölümünü hatirladim.
Coskun Adali'ya o yazinin ingilizcesini buldum okusun ve bir yazi yazsin diye, o da Göker'in yazdiklarinin (bir gazete yazisi çerçevesinde) yeterli olduguna karar verdi.
Yeterince sinirlendirdim mi? Hadi biyiklarini sinirle yemeyi birak ve yak bir sigara ve çaydan da bir yudum almayi unutma.
(erkens@free.fr)
Selamlar
Memet

DeepMonday dedi ki...

Adını vermek istemeyen arkadaşın bir tanesi karl marx ın aslında ateist olmadığı konuyu temel alan kısımda harun yahya isimli o şahsı okumamız gerektiğini söylemiş.
harun yahya kafatasçı,anti-komünist bir adam olmamakla birlikte daha birçok şeyin yaftalama değil tamamen direk söyleyebileçeğimiz bir şahıs.çünkü doğrusu bu.
arkadaşın yaptığı davranış şöyle anlaşılıyor ki;siyasete atılan bir bilinçsiz insanın sağ mı yoksa solda mı yer alsam diye düşünürken sadeçe sağ ideolojiyi okuyup o kısımda yer alması gibi.

Mahmut Boyuneğmez dedi ki...

Merhaba,

Radikal gazetesinde epey zaman önce çıkan ve TEKEL işçilerinin mücadelesiyle ilgili olan yazınızı eleştirmiştik. Sitemizin adresi: http://marksistarastirmalar.org . Sitemizden eleştirimize bakabilirsiniz. Size o zaman ulaşamadık. Herneyse, Marksist Araştırmalar internet sitemiz sosyalizm ve Marksizm dostu olan herkesin katkılarına açıktır. Öneri, eleştiri ve katkılarınızı bizle paylaşabilirsiniz. Gönderilen yazılar değerlendirildikten sonra yayınlanabilmektedir.

Mahmut Boyuneğmez.